19 Mayıs 2015 Salı

Kırmızı Başlıklı Kız Masalı

Kırmızı başlıklı kızın nenesi #hasta olmuş. Artık şekeri mi yükselmiş, migreni mi tutmuş,dalına kulunç mu girmiş bilemem. Kadıncağız kızına 'ben hastayım, heralde bu sefer gidiciyim' diye haber göndermiş.Kızı olacak dingil annesiyle ilgilenip doktora götürmek yerine bir sepet #kurabiye yapıp yollamayı daha mantıklı bulmuş. Allah herkese aklı başında evlatlar nasip etsin tabi. (#amin ) Neyse bu dingil kurabiyeleri sepete koymuş, kızına vermiş, iyice dikkat çeksin diye de bayrak kırmızısı pelerinini giydirip zavallı körpeyi ormana salıvermiş. Aklınca da önlem olarak 'sakın tavşanlı yoldan ayrılma' diye nasihat etmiş.( #dingil ) #kırmızıbaşlıklıkız yolda hiç #tavşan görmemiş, dolayısıyla tavşanlı yolun neresi olduğu hakkında en küçük bir fikri yokmuş ve sonra demiş ki 'bu annemin verdiği kurabiyelerle nenem olsa olsa şeker komasına girer, bari iki çiçek toplayayım da kadıncağıza moral olsun ' demiş.Lay lay lom o çiçek senin bu kelebek benim dolaşırken #avcı yanına gelmiş.
'Kızım evladım buralarda kurt var kendine dikkat et' dediyse de genlerini anasından alan  kırmızı başlıklı kız 'yek yaa nerden belli' diye avcıya #nanik yapmış ve fıkırdayarak ormanın derinliklerinde gözden kaybolmuş. İyi kalpli avcı 'Çok da #fifi yaani o kurt neticeni ısırsın da gör.' demiş.
  Dakkasına varmadan kurt bizim fıkırdağın dibinde bitmiş. 'Napıyorsun küçük kıııız?' demiş. Avcının öğüdünü tamamen unutan kırmızı başlıklı kız anneannesine gittiğini, çiçek toplarken kaybolduğunu ve avcıyla karşılaştığını anlatmış. Hızını alamamış annesine dayanamayan zavallı babasının üç kere intihara teşebbüs edip beceremeyince evden nasıl kaçtığını da anlatmış. Kurt bakmış geyiğin büyüğü geliyor, hemen oradan uzaklaşmış ve kırmızı başlıklı kızın nenesinin evine doğru koşmuş.
  Kurt kapıyı çalmış ve sesini incelterek 'babanneeeee ben geldim, kırmızı başlıklı kız' demiş. Yaşlı kadın kapıyı açmaya giderken 'bir öğrenemedin kız ben senin anneannenim, Allahım ben ne günah işledim de bunları benim başıma tebelleş ettin, heaaa tamam tamam pardon, en büyük fenerbahçe' diye söylenmiş.
  Kurt bir taraftan kadının söylediklerini işitip balatayı sıyırmasına acımış, ama öteki taraftan da onu  bir lokmada yalayıp yutmaktan kendini alamamış. Sonra zıkkımın kökünü yiyesice, koca kadını yemiş olmanın verdiği rehavetle yatıp zıbarmış.
  Bu sırada kırmızı başlıklı kız da işleri ilerletmiş. Ebegümecinden tutun da, kışın soba tutuşturmalık çam kozalağına kadar bin bir türlü zerzevat toplamış. Ormandaki hayvanlar buna 'yuh' demiş. Nece sonra nenesi aklına gelmiş, işte o an tezeği avuçladığını farketmiş.Çünkü nerde olduğunu bile bilmiyormuş. Bir an önce yola koyulmalıyım demiş. Az gitmiş uz gitmiş, ara sırak kendisini ormana salan anasına düz gitmiş. Nenesinin evinin yakınlarında yirmi tur attıysa da evi bulamamış. Ayaklarına karasular inmiş. 'Nenesinin de kurabiyesinin de taaaa' diye girizgahı yapmışken tesadüfen nenesinin evini görmüş. Bir anda herşeyi unutup seke seke, şarkılar söyleyip cıvıldayarak eve varmış ve açık olan kapıdan içeri girmiş. nenesinin yatağına yaklaşmış ve 'nenee sana kurabiye getirdiiiim' demiş. Kurt nenesinin taklidini yapmış ve 'Allah srni davul etsin güzel kızım' demiş. Kırmızı başlıklı kız nenesinin sesinden işkillenmiş ama bakmış tuman aynı tuman, göynek aynı göynek, tastamam anneannesi bu... öff sonra ay dişin ne büyük, ay elin ne kocaman yok kulağın neden kepçe vs. vs. avcı geliyor kurdu deşip neneyi çıkarıyor filan filan....

1 yorum:

Bir Tutam Karınca dedi ki...

Hoşgeldiniz demeliyim :) Uzun bir aradan sonra.